Akdeniz’de göçmenleri kurtarmak için çalışan sivil toplum kuruluşları ve yardım derneklerinin de ortalarında yer aldığı bir küme, Avrupa Birliği (AB) Hudut Güvenliği Örgütü Frontex’in feshedilmesi talebiyle kampanya başlattı.
Onlarca örgütten oluşan “Frontex İptal Edilsin” (AbolishFrontex) ağı, AB hudut ajansı Frontex’in ölümlere ve insan hakları ihlallerine yol açtığı sebebi öne sürülerek feshedilmesini istiyor. Geçen hafta bu talebi bir mektupla AB kurumlarına yollayan küme, yarınki Dünya Mülteciler Günü’nde de biroldukça ülkede aktiflik düzenlemeyi planlıyor.
‘Frontex İptal Edilsin’ ağının AB üyesi ülkelerin hükümetlerine, Avrupa Kurulu, Avrupa Kurulu, Avrupa Parlamentosu ve Frontex idaresine hitaben yazdığı mektupta şu tabirler yer alıyor:
“Bu yıl şimdiye kadar en az 740 kişi, inançlı bir yer arayışıyla Akdeniz’i geçmeye çalışırken öldü. AB’nin hudut rejimi onları çoğunlukla deniz kurallarına uygun olmayan araçlarla tehlikeli göç rotalarına başvurmaya itti; komşu ülkeleri bu insanları yolda durdurmakla nazaranvlendirdi; şiddet ve geri itmelere maruz bıraktı ya da kurtarmayı reddederek denizde boğulmaya terk etti.”
Bu hayatların “AB’nin insanları korumak yerine sonlarını güçlendirme saplantısı” yüzünden kaybedildiği belirtilen mektupta “AB’nin elinde kan var” deniliyor.
AB hudut siyasetleri ‘ırkçı’ suçlaması
Ağın internet sitesindeki açıklamada da, Avrupa’nın hudut siyasetleri niçiniyle 1993’ten beri yaklaşık 45 bin kişinin, denizde boğularak, hudutlarda vurularak, intihar yoluyla ya da geri gönderildikleri ülkelerde öldürülerek hayatını kaybettiği belirtiliyor. “Frontex, sistematik insan hakları ihlallerinden sorumludur” deniliyor.
AB’nin hudut siyasetlerini “ırkçı” diye niteleyen küme, “Frontex’i ve temsil ettiği sistemi lağvetmenin vakti geldi” diyor.
‘Frontex İptal Edilsin’ ağında, sıklıkla Libya’dan denize açılarak İtalya üzerinden Avrupa’ya ulaşmaya çalışan göçmenleri kurtarmak için faaliyet gösteren Open Arms, Sea Watch, Mediterranea üzere örgütler de yer alıyor.
Organizatörler içinde, 2019’da Sea Watch gemisinin kaptanlığını yapan ve İtalya’da yargılanan Alman kaptan Carola Rackete de yer alıyor. Rackete, Libya-İtalya içinde denizde kurtardığı göçmenlere 2 hafta boyunca inançlı liman açılmaması üzerine İtalya karasularına müsaadesiz olarak girmişti.
Frontex’i çoğunlukla eleştiren Rackete geçen yılki Dünya Mülteciler Günü’nde de “Frontex’in vazifesi, ayrıcalıklı pozisyondaki AB’yi, kaynakların çıkarılması ve ucuz iş gücüyle dünya çapında niye olduğumuz sefaletten tecrit etmek” demişti.
2014’te 100 milyon euro’luk bir bütçeye sahip olan Frontex, AB’nin 2022-2029 bütçesinden ise 5,6 milyar euro’luk bir hisse aldı.
Geçen Ocak ayında, Frontex hakkında AB’nin dolandırıcılıkla gayret kurumu Olaf tarafınca soruşturma açıldığı haberleri çıkmıştı. Soruşturmada, misyonu berbata kullanma, göçmenlere karşı yasa dışı operasyonlar, taciz ve geri itme savları inceleniyor.
Onlarca örgütten oluşan “Frontex İptal Edilsin” (AbolishFrontex) ağı, AB hudut ajansı Frontex’in ölümlere ve insan hakları ihlallerine yol açtığı sebebi öne sürülerek feshedilmesini istiyor. Geçen hafta bu talebi bir mektupla AB kurumlarına yollayan küme, yarınki Dünya Mülteciler Günü’nde de biroldukça ülkede aktiflik düzenlemeyi planlıyor.
‘Frontex İptal Edilsin’ ağının AB üyesi ülkelerin hükümetlerine, Avrupa Kurulu, Avrupa Kurulu, Avrupa Parlamentosu ve Frontex idaresine hitaben yazdığı mektupta şu tabirler yer alıyor:
“Bu yıl şimdiye kadar en az 740 kişi, inançlı bir yer arayışıyla Akdeniz’i geçmeye çalışırken öldü. AB’nin hudut rejimi onları çoğunlukla deniz kurallarına uygun olmayan araçlarla tehlikeli göç rotalarına başvurmaya itti; komşu ülkeleri bu insanları yolda durdurmakla nazaranvlendirdi; şiddet ve geri itmelere maruz bıraktı ya da kurtarmayı reddederek denizde boğulmaya terk etti.”
Bu hayatların “AB’nin insanları korumak yerine sonlarını güçlendirme saplantısı” yüzünden kaybedildiği belirtilen mektupta “AB’nin elinde kan var” deniliyor.
AB hudut siyasetleri ‘ırkçı’ suçlaması
Ağın internet sitesindeki açıklamada da, Avrupa’nın hudut siyasetleri niçiniyle 1993’ten beri yaklaşık 45 bin kişinin, denizde boğularak, hudutlarda vurularak, intihar yoluyla ya da geri gönderildikleri ülkelerde öldürülerek hayatını kaybettiği belirtiliyor. “Frontex, sistematik insan hakları ihlallerinden sorumludur” deniliyor.
AB’nin hudut siyasetlerini “ırkçı” diye niteleyen küme, “Frontex’i ve temsil ettiği sistemi lağvetmenin vakti geldi” diyor.
‘Frontex İptal Edilsin’ ağında, sıklıkla Libya’dan denize açılarak İtalya üzerinden Avrupa’ya ulaşmaya çalışan göçmenleri kurtarmak için faaliyet gösteren Open Arms, Sea Watch, Mediterranea üzere örgütler de yer alıyor.
Organizatörler içinde, 2019’da Sea Watch gemisinin kaptanlığını yapan ve İtalya’da yargılanan Alman kaptan Carola Rackete de yer alıyor. Rackete, Libya-İtalya içinde denizde kurtardığı göçmenlere 2 hafta boyunca inançlı liman açılmaması üzerine İtalya karasularına müsaadesiz olarak girmişti.
Frontex’i çoğunlukla eleştiren Rackete geçen yılki Dünya Mülteciler Günü’nde de “Frontex’in vazifesi, ayrıcalıklı pozisyondaki AB’yi, kaynakların çıkarılması ve ucuz iş gücüyle dünya çapında niye olduğumuz sefaletten tecrit etmek” demişti.
2014’te 100 milyon euro’luk bir bütçeye sahip olan Frontex, AB’nin 2022-2029 bütçesinden ise 5,6 milyar euro’luk bir hisse aldı.
Geçen Ocak ayında, Frontex hakkında AB’nin dolandırıcılıkla gayret kurumu Olaf tarafınca soruşturma açıldığı haberleri çıkmıştı. Soruşturmada, misyonu berbata kullanma, göçmenlere karşı yasa dışı operasyonlar, taciz ve geri itme savları inceleniyor.