ABD Lideri Joe Biden, 14 Haziran’daki NATO Doruğu öncesi NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg‘i Beyaz Saray’da ağırladı.
Beyaz Saray Sözcüsü Jen Psaki, yaptığı yazılı açıklamada, 14 Haziran’daki NATO Zirvesi öncesi Biden’ın bugün Stoltenberg’i Beyaz Saray’da kabul ettiğini belirtti.
Biden’ın NATO’nun güvenlik ve demokratik kıymetleri müdafaadaki 7 asırlık başarısı için müttefikleri ile yakından çalışmak ismine kuvvetli taahhüdünü bir dahalediğini belirten Psaki, “Biden ve Stoltenberg, stratejik rekabet ve iklim değişikliği, siber akınları üzere milletler ortası tehditlerle gayrete ittifakın ahenk sağlaması için NATO’nun 2030 teşebbüsünün ehemmiyeti konusunda mutabık kaldı.” dedi.
toplantıda NATO müttefiklerinin savunma harcamaları ve ortak savunmaya yönelik yatırımlarının da ele alındığını aktaran Psaki, “Biden ve Stoltenberg, NATO’nun Afganistan’a yönelik 20 yıllık yatırımı ve diplomatik barış uğraşlarına yönelik devam eden eforlarını da görüştü.” sözünü kullandı.
Stoltenberg, “kuvvetli bir NATO Avrupa için yeterli lakin ABD için de âlâ. hiç bir harika gücün ABD kadar NATO’da dostu ve müttefiği yok. Sayın Biden’ı Brüksel’de ağırlamayı dört gözle bekliyorum. Çok güzel bir görüşme yaptık.” sözünü kullandı.
Biden’ın Putin ile NATO Tepesi’nin akabinde görüşme sonucunı da memnuniyetle karşıladıklarını söz eden Stoltenberg, “Rusya ile diyalog zayıflık göstergesi değildir. Biz kuvvetliyüz, bir ortadayız.” dedi.
Stoltenberg toplantıda Çin’in gündeme gelip gelmediğinin sorulması üzerine, “Çin, Lider Biden ile yaptığımız toplantıdaki konulardan bir tanesiydi. NATO önderleri gelecek pazartesi bir ortaya geldiğinde de gündemlerden biri Çin olacak. Çin’in ekonomilerimize sunduğu fırsatların arttığını görüyoruz, Çin ile iklim değişikliği ve silah denetimi üzere konularda irtibat halinde olmamız gerekir.” değerlendirmesinde bulundu.
Çin’in yakında dünyanın en büyük iktisadı olacağını söyleyen Stoltenberg, “Ancak Çin bizimle birebir kıymetleri paylaşmıyor. Çin’in Hong Kong’daki demokratik protestocuları nasıl engellediğini, Uygur Türklerine nasıl davrandığını, komşularını nasıl zorladığını ve Tayvan’ı nasıl tehdit etiğini görüyoruz.” görüşünü paylaştı.
Beyaz Saray Sözcüsü Jen Psaki, yaptığı yazılı açıklamada, 14 Haziran’daki NATO Zirvesi öncesi Biden’ın bugün Stoltenberg’i Beyaz Saray’da kabul ettiğini belirtti.
Biden’ın NATO’nun güvenlik ve demokratik kıymetleri müdafaadaki 7 asırlık başarısı için müttefikleri ile yakından çalışmak ismine kuvvetli taahhüdünü bir dahalediğini belirten Psaki, “Biden ve Stoltenberg, stratejik rekabet ve iklim değişikliği, siber akınları üzere milletler ortası tehditlerle gayrete ittifakın ahenk sağlaması için NATO’nun 2030 teşebbüsünün ehemmiyeti konusunda mutabık kaldı.” dedi.
toplantıda NATO müttefiklerinin savunma harcamaları ve ortak savunmaya yönelik yatırımlarının da ele alındığını aktaran Psaki, “Biden ve Stoltenberg, NATO’nun Afganistan’a yönelik 20 yıllık yatırımı ve diplomatik barış uğraşlarına yönelik devam eden eforlarını da görüştü.” sözünü kullandı.
Stoltenberg, “kuvvetli bir NATO Avrupa için yeterli lakin ABD için de âlâ. hiç bir harika gücün ABD kadar NATO’da dostu ve müttefiği yok. Sayın Biden’ı Brüksel’de ağırlamayı dört gözle bekliyorum. Çok güzel bir görüşme yaptık.” sözünü kullandı.
Biden’ın Putin ile NATO Tepesi’nin akabinde görüşme sonucunı da memnuniyetle karşıladıklarını söz eden Stoltenberg, “Rusya ile diyalog zayıflık göstergesi değildir. Biz kuvvetliyüz, bir ortadayız.” dedi.
Stoltenberg toplantıda Çin’in gündeme gelip gelmediğinin sorulması üzerine, “Çin, Lider Biden ile yaptığımız toplantıdaki konulardan bir tanesiydi. NATO önderleri gelecek pazartesi bir ortaya geldiğinde de gündemlerden biri Çin olacak. Çin’in ekonomilerimize sunduğu fırsatların arttığını görüyoruz, Çin ile iklim değişikliği ve silah denetimi üzere konularda irtibat halinde olmamız gerekir.” değerlendirmesinde bulundu.
Çin’in yakında dünyanın en büyük iktisadı olacağını söyleyen Stoltenberg, “Ancak Çin bizimle birebir kıymetleri paylaşmıyor. Çin’in Hong Kong’daki demokratik protestocuları nasıl engellediğini, Uygur Türklerine nasıl davrandığını, komşularını nasıl zorladığını ve Tayvan’ı nasıl tehdit etiğini görüyoruz.” görüşünü paylaştı.