Stockholm merkezli hükümetler ortası Milletlerarası Demokrasi ve Seçim Dayanak Enstitüsü (IDEA), yıllık Global Demokrasi Durumu raporunu deklare etti. Yerleşik demokrasilerin tehdit altında olduğuna dikkat çekilen raporda, dünyada otoriterliğe yanlışsız kayan ülkelerin sayısının arttığı açıklandı. Raporda, 2020 yılına ilişkin datalar bedellendiriliyor.
Dünyada her zamankinden daha fazla demokratik erozyon meydana geldiği ve demokratik gerileme yaşayan ülkelerin sayısının hiç olmadığı kadar yüksek seyrettiği belirtilen raporda, ortalarında Türkiye ve Rusya’nın da bulunduğu 20 ülke hibrit (melez) rejim; Çin, Suudi Arabistan, Etiyopya ve İran’ın ortalarında bulunduğu 47 ülke de otoriter rejim olarak tanımlandı.
Hibrit ya da melez rejim kavramı otoriter rejimden demokratik rejime geçişini tamamlamamış siyasi rejimler için kullanılıyor.
Türkiye’nin 2010-2020 yılları içinde demokraside en büyük gerilemelerinden birini yaşayan ülkeler içinde yer aldığı kaydedilen raporda, dünya nüfusunun yüzde 70’inin şu anda ya demokratik olmayan rejimlerde ya da demokratik olarak geride kalan ülkelerde yaşadığı kaydedildi. Rapora göre dünyada her dört şahıstan biri gerileyen bir demokraside yaşıyor. Otoriter ve hibrit rejimlerin eklenmesiyle de dünyanın üçte ikisinden çoksının gerçek bir demokraside yaşamadığı manasına geliyor.
ABD demokrasisinde gerileme
Raporda ABD’yi de birinci kere demokrasinin gerilediği ülkeler içinde sayan enstitü, ABD’de demokrasinin 2019 yılında görünür biçimde bozulmaya başladığına dikkat çekti. Raporu hazırlayan uzmanlardan Alexander Hudson, ABD’nin aslında yüksek performanslı bir demokrasi olduğunu, hatta 2020 yılında tarafsız idarede düzgünleşme kaydettiğini, fakat sivil özgürlüklerde gerileme gözlemlendiğini söylemiş oldu.
Raporda eski Lider Donald Trump’ın 2020’de yapılan başkanlık seçimlerinin meşruiyetini sorgulamasının demokrasi açısından dönüm noktası olduğu vurgulandı. Raporda George Floyd’un polis tarafınca öldürülmesinin akabinde 2020 yazında düzenlenen protestolarda da örgütlenme ve toplanma özgürlüğünün kalitesinde düşüş yaşandığını kaydetti.
Raporda demokrasilerinde en çok gerileme yaşayan ülkeler ise Macaristan, Polonya, Slovenya ve Sırbistan olarak gösterildi.
Otoriterlik artışının niçinleri
Popülist siyaset ve pandemi kısıtlamalarının demokrasinin gerilemesinde tesirli olduğu belirtilen raporda, demokratik erozyon eğiliminin Covid-19 pandemisinin başlangıcından bu yana “daha keskin ve tasa verici” hale geldiği açıklandı. IDEA Genel Sekreteri Kevin Casas-Zamora da “Salgın, bilhassa demokrasinin ve hukukun üstünlüğünün pandemidilk evvel rahatsız olduğu yerlerde, birtakım olumsuz eğilimleri katiyen hızlandırdı ve büyüttü” diye konuştu.
Reuters/AFP, HS,BK
© Deutsche Welle Türkçe
Dünyada her zamankinden daha fazla demokratik erozyon meydana geldiği ve demokratik gerileme yaşayan ülkelerin sayısının hiç olmadığı kadar yüksek seyrettiği belirtilen raporda, ortalarında Türkiye ve Rusya’nın da bulunduğu 20 ülke hibrit (melez) rejim; Çin, Suudi Arabistan, Etiyopya ve İran’ın ortalarında bulunduğu 47 ülke de otoriter rejim olarak tanımlandı.
Hibrit ya da melez rejim kavramı otoriter rejimden demokratik rejime geçişini tamamlamamış siyasi rejimler için kullanılıyor.
Türkiye’nin 2010-2020 yılları içinde demokraside en büyük gerilemelerinden birini yaşayan ülkeler içinde yer aldığı kaydedilen raporda, dünya nüfusunun yüzde 70’inin şu anda ya demokratik olmayan rejimlerde ya da demokratik olarak geride kalan ülkelerde yaşadığı kaydedildi. Rapora göre dünyada her dört şahıstan biri gerileyen bir demokraside yaşıyor. Otoriter ve hibrit rejimlerin eklenmesiyle de dünyanın üçte ikisinden çoksının gerçek bir demokraside yaşamadığı manasına geliyor.
ABD demokrasisinde gerileme
Raporda ABD’yi de birinci kere demokrasinin gerilediği ülkeler içinde sayan enstitü, ABD’de demokrasinin 2019 yılında görünür biçimde bozulmaya başladığına dikkat çekti. Raporu hazırlayan uzmanlardan Alexander Hudson, ABD’nin aslında yüksek performanslı bir demokrasi olduğunu, hatta 2020 yılında tarafsız idarede düzgünleşme kaydettiğini, fakat sivil özgürlüklerde gerileme gözlemlendiğini söylemiş oldu.
Raporda eski Lider Donald Trump’ın 2020’de yapılan başkanlık seçimlerinin meşruiyetini sorgulamasının demokrasi açısından dönüm noktası olduğu vurgulandı. Raporda George Floyd’un polis tarafınca öldürülmesinin akabinde 2020 yazında düzenlenen protestolarda da örgütlenme ve toplanma özgürlüğünün kalitesinde düşüş yaşandığını kaydetti.
Raporda demokrasilerinde en çok gerileme yaşayan ülkeler ise Macaristan, Polonya, Slovenya ve Sırbistan olarak gösterildi.
Otoriterlik artışının niçinleri
Popülist siyaset ve pandemi kısıtlamalarının demokrasinin gerilemesinde tesirli olduğu belirtilen raporda, demokratik erozyon eğiliminin Covid-19 pandemisinin başlangıcından bu yana “daha keskin ve tasa verici” hale geldiği açıklandı. IDEA Genel Sekreteri Kevin Casas-Zamora da “Salgın, bilhassa demokrasinin ve hukukun üstünlüğünün pandemidilk evvel rahatsız olduğu yerlerde, birtakım olumsuz eğilimleri katiyen hızlandırdı ve büyüttü” diye konuştu.
Reuters/AFP, HS,BK
© Deutsche Welle Türkçe