İspanya Başbakanı Pedro Sanchez, “isyan çıkarmak” hatasıyla mahpusta bulunan Katalan önderlerin affedilmesi planlarını doğruladı.
İspanya’nın Katalonya Özerk Bölgesi’nde 2017’de yapılan bağımsızlık referandumunun akabinde Katalan önderler ‘bağımsızlık’ ilan etmişti. Dokuz önder “isyan” ve “halkı isyana tahrik” üzere kabahatler yöneltilerek mahpus cezasına çarptırılmıştı.
Katalan başkanların affedilmesine yönelik karar ülkede protestolara niye olsa da, hükümet bu adımın Katalonya probleminde tansiyonu düşüreceği görüşünde.
Pazartesi günü yaptığı konuşmada Katalan önderlerin affedilmesini kabineye sunacağını söyleyen Başbakan Sanchez, “Anlaşma için her vakit bir tarafın birinci adımı atması gerekir. İspanya hükümeti bu adımı atıyor” dedi.
Muhalefet ise hükümetin kelam konusu adımı siyasi dayanak elde etmek hedefiyle attığı tenkidinde bulunuyor.
İspanyol gazetesi El Mundo, yayınladığı bir ankette halkın yüzde 61’lik bölümünün Katalan önderlerin affedilmesine karşı olduğunu öne sürdü.
Yüksek Mahkeme de bu adıma muhalefet ediyor fakat bağlayıcı bir karar alma yetkisine sahip değil.
Başbakan Sanchez’in atılımı Katalan protestocular tarafınca da benimsenmiş görünmüyor. Önderlerin cezaevine hiç konmaması gerektiğini belirten Katalan yöneticiler, “hükümetin propaganda yaptığını” söylüyor.
Getty Images Katalan bağımsızlık yanlıları, hükümetin adımının “propaganda” olduğu görüşünde.
Katalonya’da bağımsızlık krizi nasıl gelişti?
İspanya’yı son 40 yılın en büyük siyasi krizine sürükleyen Katalonya sorunu, 1 Ekim 2017’de yapılan bağımsızlık referandumunun akabinde ilan edilen tek taraflı bağımsızlıkla açmaza girmişti.
Katalonya Özerk Bölgesi’nde 1 Ekim 2017’de bağımsızlık referandumu yapıldı. 5 milyon 300 bin seçmenli Katalonya’da referanduma iştirak oranı yüzde 42 oldu. Yüzde 90’ın üzerinde “Evet” oyu çıktı.
Madrid’deki merkezi idare referandumu yasa dışı saydı ve Katalonya yetkilileri hakkında dava açtı.
Getty Images
O periyot Katalonya Özerk İdaresi Lideri olan Carles Puigdemont, referandumdan birkaç hafta daha sonra bağımsızlık ilan etti.
İspanya’da devrin muhafazakar Halk Partisi hükümeti ise özerk bölgenin idaresine el koydu. Yurt dışına çıkan Puigdemont, İspanya’ya geri dönmedi.
Carles Puigdemont, Almanya’da düzenlediği basın toplantısında, davanın İspanya demokrasisi için imtihan niteliğinde olduğunu, davada görgü şahidi olarak söz verme talebinin reddedildiğini söylemiş oldu.
Puigdemont, Avrupa Birliği’ne de, “üyesi bir ülkedeki anti-demokratik süreç” karşısında niye sessiz kaldığını sordu, bu hali Venezuela’ya yönelik halla karşılaştırdı.
AB üyesi ülkelerin birden fazla, muhalif Ulusal Meclis Lideri Juan Guaidó’yu süreksiz devlet lideri olarak tanımıştı.
İspanya’nın Katalonya Özerk Bölgesi’nde 2017’de yapılan bağımsızlık referandumunun akabinde Katalan önderler ‘bağımsızlık’ ilan etmişti. Dokuz önder “isyan” ve “halkı isyana tahrik” üzere kabahatler yöneltilerek mahpus cezasına çarptırılmıştı.
Katalan başkanların affedilmesine yönelik karar ülkede protestolara niye olsa da, hükümet bu adımın Katalonya probleminde tansiyonu düşüreceği görüşünde.
Pazartesi günü yaptığı konuşmada Katalan önderlerin affedilmesini kabineye sunacağını söyleyen Başbakan Sanchez, “Anlaşma için her vakit bir tarafın birinci adımı atması gerekir. İspanya hükümeti bu adımı atıyor” dedi.
Muhalefet ise hükümetin kelam konusu adımı siyasi dayanak elde etmek hedefiyle attığı tenkidinde bulunuyor.
İspanyol gazetesi El Mundo, yayınladığı bir ankette halkın yüzde 61’lik bölümünün Katalan önderlerin affedilmesine karşı olduğunu öne sürdü.
Yüksek Mahkeme de bu adıma muhalefet ediyor fakat bağlayıcı bir karar alma yetkisine sahip değil.
Başbakan Sanchez’in atılımı Katalan protestocular tarafınca da benimsenmiş görünmüyor. Önderlerin cezaevine hiç konmaması gerektiğini belirten Katalan yöneticiler, “hükümetin propaganda yaptığını” söylüyor.
Getty Images Katalan bağımsızlık yanlıları, hükümetin adımının “propaganda” olduğu görüşünde.
Katalonya’da bağımsızlık krizi nasıl gelişti?
İspanya’yı son 40 yılın en büyük siyasi krizine sürükleyen Katalonya sorunu, 1 Ekim 2017’de yapılan bağımsızlık referandumunun akabinde ilan edilen tek taraflı bağımsızlıkla açmaza girmişti.
Katalonya Özerk Bölgesi’nde 1 Ekim 2017’de bağımsızlık referandumu yapıldı. 5 milyon 300 bin seçmenli Katalonya’da referanduma iştirak oranı yüzde 42 oldu. Yüzde 90’ın üzerinde “Evet” oyu çıktı.
Madrid’deki merkezi idare referandumu yasa dışı saydı ve Katalonya yetkilileri hakkında dava açtı.
Getty Images
O periyot Katalonya Özerk İdaresi Lideri olan Carles Puigdemont, referandumdan birkaç hafta daha sonra bağımsızlık ilan etti.
İspanya’da devrin muhafazakar Halk Partisi hükümeti ise özerk bölgenin idaresine el koydu. Yurt dışına çıkan Puigdemont, İspanya’ya geri dönmedi.
Carles Puigdemont, Almanya’da düzenlediği basın toplantısında, davanın İspanya demokrasisi için imtihan niteliğinde olduğunu, davada görgü şahidi olarak söz verme talebinin reddedildiğini söylemiş oldu.
Puigdemont, Avrupa Birliği’ne de, “üyesi bir ülkedeki anti-demokratik süreç” karşısında niye sessiz kaldığını sordu, bu hali Venezuela’ya yönelik halla karşılaştırdı.
AB üyesi ülkelerin birden fazla, muhalif Ulusal Meclis Lideri Juan Guaidó’yu süreksiz devlet lideri olarak tanımıştı.
- İspanya’da ayrılıkçı Katalan başkanların yargılandıkları dava Madrid’de başladı
- 5 soruda Katalonya’da düzenlenen seçimlerle ilgili bilinmesi gerekenler
- Cezaevindeki Katalan önderler parlamentonun açılış oturumuna katıldı