sagliksal
Aktif Üye
Yaz sıcaklarında serinlemek için kullanılan klimalar kalp hastaları için tehlike oluşturuyor. Eskişehir Özel Ümit Batıkent Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Dr. Murat Taraktaş, “Bilhassa 22 derece altındaki klima sıcaklıklarını epey istemiyoruz, bu göğüs bölgesine verildiğinde ani kalp krizlerine niye olabilir” diye konuştu.
Dr. Taraktaş, yaz periyodunun kalp hastalıkları için riskli bir periyot olduğuna dikkat çekerek, “Aşırı sıcağa maruz kalmanın kararında kimi hormonlar tetiklenerek, kalp suratı artabilir ve nemli havalarda bilhassa ani tansiyon yükselmeleri kalbi zorlayabilir. Bu niçinle tansiyon hastalarında fazla sıcaklarda kanamalar görülebilir. bir daha çok sıcakların tansiyonda ani düşüşlere niye olarak kalp hastalarında kalp krizlere niye olabilir” diye konuştu.
Yaz boyunca bedendeki değişikliklerin kalbi epey fazla etkileyebileceğini söz eden Taraktaş, “Nefes darlığı, baş ağrısı, ense ağrısı, göz kararmaları, göğüs ağrısının eşlik ettiği kalp krizleri görülebilir. Yaz sıcakları kalbi epey fazla yoruyor. Sıcaklarda mümkün akciğer sıkıntıları olan bireylerin kalbi etkilenebilir” diye konuştu.
Bol sıvı tüketilmeli, sebze-meyve yüklü beslenilmeli
Yaz sıcaklarında kalp hastalarının ince açık renk kıyafetler giymesini öneren Dr. Taraktaş, kelamlarını şu biçimde sürdürdü:
“Koyu ve nefes aldırmayan kıyafetlerden uzak durulmalı, bol sıvı alınmalı ve hayvansal besinlerden kaçınılarak zerzevat meyve yüklü yavaşça yemekler tercih edilmelidir. Antrenman yapılacaksa yahut denize girilecek de akşam yahut sabah saatleri tercih edilmeli, bilhassa güneşin dik olduğu saatlerde konutta olmaları daha âlâ olacaktır. Kalp hastaları serin yeri tercih etmelidir, lakin bu serinlik de doğal olmalı, klimalar kullanılmamalıdır. Bilhassa 22 derece altındaki klima sıcaklıklarını hayli istemiyoruz, bu göğüs bölgesine verildiğinde ani kalp krizlerine niye olabilir.”
Risk faktörleri
Kalp hastalıklarının risk faktörlerini de sıralayan Uzm. Dr. Taraktaş, “Erkek cinsiyet, erkeklerde 45 yaş daha sonrası, bayanlarda erken menopoz, menopoz daha sonrası periyot, denetimsiz tansiyon, şeker hastalığı, hareketsiz, sistemsiz hayat biçimi ve en kıymetlisi de genetik, anne, baba yahut kardeşlerde birinci derece kalp hastalığı olan bireylerde bu oran artmaktadır. Bunun yanı sıra değiştirilebilir bir risk faktörü var ki o da sigara. Sigaradan muhakkak uzak durulması gerekir” dedi.
Spor ömrün rutini olmalı
Kalp hastalarının yeterli bir bağışıklığa sahip olmasının kıymetine değinen Dr. Taraktaş, “Kalp hastaları Akdeniz diyeti dediğimiz zerzevat meyve yüklü beslenmeli, her gün çıkan yeni sıhhatsiz diyet tiplerinden uzaklaşılmalı, nasıl sabah elimizi yüzümüzü yıkıyor, yemek yiyorsak, bunlar bedenin rutin muhtaçlığı ise, sporu da birebir biçimde hayatımızın bir modülü haline getirmemiz gerekir, bu hem gençlik periyodunda daha kuvvetli ve sağlıklı bir bedene sahip olmamızı birebir vakitte daha düzgün bir bağışıklığa sahip olmamızı sağlar. bu biçimdece ilerleyen yaşlarda dahi daha az hastalanır, hastalıkları daha kolay geçirebiliriz” diye konuştu.(İHA)
Dr. Taraktaş, yaz periyodunun kalp hastalıkları için riskli bir periyot olduğuna dikkat çekerek, “Aşırı sıcağa maruz kalmanın kararında kimi hormonlar tetiklenerek, kalp suratı artabilir ve nemli havalarda bilhassa ani tansiyon yükselmeleri kalbi zorlayabilir. Bu niçinle tansiyon hastalarında fazla sıcaklarda kanamalar görülebilir. bir daha çok sıcakların tansiyonda ani düşüşlere niye olarak kalp hastalarında kalp krizlere niye olabilir” diye konuştu.
Yaz boyunca bedendeki değişikliklerin kalbi epey fazla etkileyebileceğini söz eden Taraktaş, “Nefes darlığı, baş ağrısı, ense ağrısı, göz kararmaları, göğüs ağrısının eşlik ettiği kalp krizleri görülebilir. Yaz sıcakları kalbi epey fazla yoruyor. Sıcaklarda mümkün akciğer sıkıntıları olan bireylerin kalbi etkilenebilir” diye konuştu.
Bol sıvı tüketilmeli, sebze-meyve yüklü beslenilmeli
Yaz sıcaklarında kalp hastalarının ince açık renk kıyafetler giymesini öneren Dr. Taraktaş, kelamlarını şu biçimde sürdürdü:
“Koyu ve nefes aldırmayan kıyafetlerden uzak durulmalı, bol sıvı alınmalı ve hayvansal besinlerden kaçınılarak zerzevat meyve yüklü yavaşça yemekler tercih edilmelidir. Antrenman yapılacaksa yahut denize girilecek de akşam yahut sabah saatleri tercih edilmeli, bilhassa güneşin dik olduğu saatlerde konutta olmaları daha âlâ olacaktır. Kalp hastaları serin yeri tercih etmelidir, lakin bu serinlik de doğal olmalı, klimalar kullanılmamalıdır. Bilhassa 22 derece altındaki klima sıcaklıklarını hayli istemiyoruz, bu göğüs bölgesine verildiğinde ani kalp krizlerine niye olabilir.”
Risk faktörleri
Kalp hastalıklarının risk faktörlerini de sıralayan Uzm. Dr. Taraktaş, “Erkek cinsiyet, erkeklerde 45 yaş daha sonrası, bayanlarda erken menopoz, menopoz daha sonrası periyot, denetimsiz tansiyon, şeker hastalığı, hareketsiz, sistemsiz hayat biçimi ve en kıymetlisi de genetik, anne, baba yahut kardeşlerde birinci derece kalp hastalığı olan bireylerde bu oran artmaktadır. Bunun yanı sıra değiştirilebilir bir risk faktörü var ki o da sigara. Sigaradan muhakkak uzak durulması gerekir” dedi.
Spor ömrün rutini olmalı
Kalp hastalarının yeterli bir bağışıklığa sahip olmasının kıymetine değinen Dr. Taraktaş, “Kalp hastaları Akdeniz diyeti dediğimiz zerzevat meyve yüklü beslenmeli, her gün çıkan yeni sıhhatsiz diyet tiplerinden uzaklaşılmalı, nasıl sabah elimizi yüzümüzü yıkıyor, yemek yiyorsak, bunlar bedenin rutin muhtaçlığı ise, sporu da birebir biçimde hayatımızın bir modülü haline getirmemiz gerekir, bu hem gençlik periyodunda daha kuvvetli ve sağlıklı bir bedene sahip olmamızı birebir vakitte daha düzgün bir bağışıklığa sahip olmamızı sağlar. bu biçimdece ilerleyen yaşlarda dahi daha az hastalanır, hastalıkları daha kolay geçirebiliriz” diye konuştu.(İHA)