Güney Kore Yüksek Mahkemesi Perşembe günü, şu anda hükümetin gözetiminde olan bir Budist heykelinin bir Japon tapınağına iade edilmesi gerektiğine karar vererek, her iki ülkedeki tapınaklar arasında onlarca yıldır süren anlaşmazlığa son verdi.
Güney Koreli hırsızlar, 20 inçlik altın kaplama bronz heykeli 2012 yılında iki ülke arasındaki bir Japon adası olan Tsushima’daki bir Budist tapınağından çaldılar. Olay, iki ülke arasında uzun süredir tarihi anlaşmazlıklar nedeniyle tartışılan çekişmeli ilişkilere yeni bir satır daha ekledi.
Japonya’da önemli bir kültür varlığı olarak kabul edilen heykeli Güney Kore’de satmaya çalışan hırsızlar yakalandı. Ancak Batı Kore’deki bir Budist tapınağı olan Buseoksa, eserin burada 14. yüzyılda yapıldığını söyleyerek sahip çıktı. Tapınağın Japonya’ya iadesini engelleyen bir mahkeme kararı 2013 yılında alınmıştı.
Buseoksa ile Güney Kore hükümeti arasında hukuki bir anlaşmazlık çıktı. Japonya’nın Kannonji Tapınağı ve Tokyo davaya dahil olmadı ancak heykelin iadesini talep etti. Kannonji, eserin Japonya’ya yasadışı yollardan getirildiğine dair hiçbir kanıt bulunmadığını söyledi.
Güney Kore’deki bir eyalet mahkemesi 2017 yılında verdiği kararda, yüzyıllar önce Japon korsanlar tarafından ele geçirildiği gerekçesiyle bu kanunun Buseoksa’ya verilmesi gerektiğini belirtmişti. Ancak şubat ayında bir temyiz mahkemesi, heykelin Japon tapınağına ait olduğuna karar verdi, çünkü tapınak yeterince uzun süredir ona barış içinde ve halka açık bir şekilde sahipti.
Konuyla ilgili nihai kararında Yüksek Mahkeme Perşembe günü yaptığı açıklamada, mevcut Buseoksa’nın muhtemelen heykelin ilk yapıldığı tapınakla aynı olduğunu söyledi. Ancak, temyiz mahkemesinin gösterdiği gerekçeyle, hak sahibinin Japon tapınağı olduğunu da ekledi.
Buseoksa kararı çirkin olarak nitelendirdi. Buseoksa’nın baş keşişi Muhterem Wonwoo telefonla yaptığı açıklamada, “Kültürel varlıkların yağmalanmasını esasen yasallaştırdı ve eğer yağmayı yeterince uzun süre sürdürürseniz, bu sizin mülkünüz haline gelir” dedi. “Bu, yağma yoluyla bir şeyi kaybederseniz onu sonsuza kadar kaybedersiniz anlamına geliyor.”
Heykel, Japonya’da Kanzeon ve Güney Kore’de Gwaneum olarak bilinen bir bodhisattvayı tasvir ediyor.
Heykeli Japonya’ya iade ettikten sonra bile Buseoksa, Güney Kore’deki Budistlerin Japonya’yı, yüzyıllar önce korsanlar ve işgalciler tarafından Japonya’dan alındığını söyledikleri binlerce antik eseri iade etmeye ikna etme kampanyalarına devam edeceklerini söyledi.
Güney Koreli hırsızlar, 20 inçlik altın kaplama bronz heykeli 2012 yılında iki ülke arasındaki bir Japon adası olan Tsushima’daki bir Budist tapınağından çaldılar. Olay, iki ülke arasında uzun süredir tarihi anlaşmazlıklar nedeniyle tartışılan çekişmeli ilişkilere yeni bir satır daha ekledi.
Japonya’da önemli bir kültür varlığı olarak kabul edilen heykeli Güney Kore’de satmaya çalışan hırsızlar yakalandı. Ancak Batı Kore’deki bir Budist tapınağı olan Buseoksa, eserin burada 14. yüzyılda yapıldığını söyleyerek sahip çıktı. Tapınağın Japonya’ya iadesini engelleyen bir mahkeme kararı 2013 yılında alınmıştı.
Buseoksa ile Güney Kore hükümeti arasında hukuki bir anlaşmazlık çıktı. Japonya’nın Kannonji Tapınağı ve Tokyo davaya dahil olmadı ancak heykelin iadesini talep etti. Kannonji, eserin Japonya’ya yasadışı yollardan getirildiğine dair hiçbir kanıt bulunmadığını söyledi.
Güney Kore’deki bir eyalet mahkemesi 2017 yılında verdiği kararda, yüzyıllar önce Japon korsanlar tarafından ele geçirildiği gerekçesiyle bu kanunun Buseoksa’ya verilmesi gerektiğini belirtmişti. Ancak şubat ayında bir temyiz mahkemesi, heykelin Japon tapınağına ait olduğuna karar verdi, çünkü tapınak yeterince uzun süredir ona barış içinde ve halka açık bir şekilde sahipti.
Konuyla ilgili nihai kararında Yüksek Mahkeme Perşembe günü yaptığı açıklamada, mevcut Buseoksa’nın muhtemelen heykelin ilk yapıldığı tapınakla aynı olduğunu söyledi. Ancak, temyiz mahkemesinin gösterdiği gerekçeyle, hak sahibinin Japon tapınağı olduğunu da ekledi.
Buseoksa kararı çirkin olarak nitelendirdi. Buseoksa’nın baş keşişi Muhterem Wonwoo telefonla yaptığı açıklamada, “Kültürel varlıkların yağmalanmasını esasen yasallaştırdı ve eğer yağmayı yeterince uzun süre sürdürürseniz, bu sizin mülkünüz haline gelir” dedi. “Bu, yağma yoluyla bir şeyi kaybederseniz onu sonsuza kadar kaybedersiniz anlamına geliyor.”
Heykel, Japonya’da Kanzeon ve Güney Kore’de Gwaneum olarak bilinen bir bodhisattvayı tasvir ediyor.
Heykeli Japonya’ya iade ettikten sonra bile Buseoksa, Güney Kore’deki Budistlerin Japonya’yı, yüzyıllar önce korsanlar ve işgalciler tarafından Japonya’dan alındığını söyledikleri binlerce antik eseri iade etmeye ikna etme kampanyalarına devam edeceklerini söyledi.